BAĞCILIKTA BAKIM İŞLERİ


 

Verim çağına gelmiş, terbiye şekilleri oluşturulmuş olan bağlarımızdan düzenli ve kaliteli ürün alabilmemiz için bağların yıllık bakımlarının düzenli olarak yapılması gerekmektedir.

 

Bağlarda bakım işlerini şu başlıklar altında toplayabiliriz.

 

1. Bağlarda kış budaması

2. Bağlarda toprak işleme

3. Bağlarda gübreleme

4. Bağlarda sulama

5. Bağlarda yaz budaması

6. Bağlarda mücadele

 

Kış ve yaz budamalarını önceki derste görmüştük. Mücadeleyi ise ayrı bir ders olarak ileride göreceğiz.

 

5.1. Bağlarda Toprak İşleme

 

Bağ topraklarını işlememizdeki amaç, yabancı otların yok edilmesi ve bağ toprağının iyi bir şekilde havalanmasının sağlanmasıdır. Yabancı otlar asma için gerekli olan topraktaki besin maddelerini ve suyu sömürdüğü gibi bazı zararlıların da konukçularıdır. Aynı zamanda bağ içinde nispi rutubeti yükselterek mantari hastalıkların bağlarda etkili olmasına neden olur.

 

Bağ bozumundan sonra bağlarda 20-25 cm derinliğinde bir sonbahar toprak işlemesi yapılmalıdır. Bu işleme ile hasatta çiğnenen toprağın kabartılarak kış yağışlarından azami faydanın sağlanmasına çalışılır. İlkbahardaki toprak işlemesindeki amaç ise yabani otların yok edilmesi ve toprağın kabartılmasıdır.

 

Genç bağlarda ilkbahar toprak işlemesi ile beraber boğaz köklerinin temizlenmesinde de yarar vardır. Yaz aylarında bağın otlanma durumuna göre birkaç kez çapalama yapılmalıdır.

Bağlarda yabancı otlarla mücadele için hububat tarlalarında olduğu gibi bazı ilaçlar kullanılmaktadır. Ot öldürücü ilaçların kimyasal yapıları nedeniyle etkileri değişiktir. Bazıları belirli otları öldürüp bir kısmına etkili değildir. Bazı yabancı otlar seneliktir. Ayrık, kanyaş gibi bazıları ise çok seneliktir. Yıllık otlara karşı ilaç atılmadan önce, bağlarda daha tomurcuklar uyanmadan (çoğu yerde Mart sonunda) toprak iyi bir şekilde işlenir ve düzlenir. Sonra toprak üzerine triazinlerden sinazin dekara 1-1.5 kg atılır. Ayrık ve Kanyaşın toprak altında yumruları olduğundan, yukarıda anlatılan ilaçlama bunlar için yeterli olmaz. Ayrık ve Kanyaşı yok etmek için Aminotriazol, Gramaxone, Raundup gibi sistemik etkili ilaçlar ilkbaharda bağda ayrık ve kanyaş görülünce sadece bu otlara ilaç değecek şekilde üzerine atılır. Bu ilaçlar asma yapraklarına da zarar vereceğinden yapraklara hiç değdirilmemelidir.

 

5.2. Bağlarda Gübreleme

 

Asmanın topraktan kaldırdığı bitki besin maddelerini tekrar toprağa vermeğe gübreleme demekteyiz. Bütün canlılarda olduğu gibi asma da yaşamını sürdürmesi, gelişmesi ve mahsul vermesi için gerekli olan gıda maddelerini ham olarak su ile birlikte topraktan alır. Yıllar geçtikçe toprakta mevcut olan maddeler gittikçe azalacağından yerine yenileri ilave edilmezse gelişme yavaşlar ve mahsul de düşer. İşte bu sebepten bağlarda iyi gelişmeyi sağlamak ve yeterli mahsul alabilmek için topraktan kaldırılan gıda maddelerini yeniden toprağa ilave etmek gereklidir.

 

Burada şu noktayı belirtmek yararlı olacaktır. Asma kökleri geniş alanlara ve toprakta derinliğine kolayca yayılan özelliğe sahiptir. İlkbaharın başlangıcından sonbahar ortalarına kadar uzun bir süre gelişmesini sürdürür ve bu geniş zaman içerisinde topraktan gıda maddelerini alır. Bu sebeplerden diğer meyve türlerine nazaran daha az verimli topraklarda dahi yetişebilir. Her ne kadar daha geniş adaptasyon kabiliyetine sahipse de topraktan kaldırdığı maddeleri tekrar ilave etmediğimiz takdirde bağda gıda noksanlığından ötürü arazlar görülmeye başlar. Bu nedenle toprakta eksilen maddelerin ilavesi maksadıyla gübreleme yapmak mecburiyeti vardır.

Şekil 33. Bağların gübrelenmesi.

 

5.2.1. Bağlara Verilecek Gübre Miktarının Tespiti

 

Bağlara verilecek gübre miktarının tespiti çok fazla faktöre bağlı olan ve önceden bazı tahlilleri gerektiren bir işlemdir. Her bölgede hatta her bağda ihtiyaç duyulan mineral ve organik madde miktarını ayrı ayrı tespit etmek, daha sonra gübreleme tatbikatına geçmek en isabetli yoldur. Zira bir gıda maddesinin toprakta azlığı veya fazlalığı diğer gıda maddelerinin bitki tarafından alınmasına da etkili olabilir. Tek yönlü yapılan gübrelemeler bu yüzden bazen faydadan çok zarar verebilir. Kullanılacak gübre miktarı ve cinsini önermeden önce :

 

1. Bağ toprağının kimyasal analizi;

2. Asmanın gelişme ve mahsuldarlık durumunun incelenmesi,

3. Mukayeseli tarla denemeleri,

4. Yaprak analizleri,

5. Asmanın her yıl topraktan kaldırdığı gıda maddelerinin miktarı ve toprağın bu maddelerce zenginliği gibi unsurların incelenmesi, bunların sonuçlarına göre hareket edilmesi zorunludur. Bu işlemler bütün bağ bölgeleri için yapılarak hangi gıda maddelerinin nerede ve ne miktarda kullanıldığı ve hangilerinin eksik olduğu saptanır. Bugüne kadar yurdumuzda da böyle çalışmalar yapılmış ve bağ bölgelerimiz için gerekli gübre cinsi ve miktarı ile ilgili genel tavsiyeler yapılmıştır. Bu çalışmaların ışığı altında bölgelere göre tavsiye edilen azot, fosfor ve potasyum miktarları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

 

B Ö L G E

Tavsiye Edilen Gübre Miktarı Saf Madde ( Kg./Dekar )

TRAKYA ve MARMARA

( N )

AZOT

( P 2 O 3 )

FOSFOR

( K 2 O )

POTASYUM

Bağ (kuru)

5-7

4-6

4-5

Bağ (sulu)

8-10

5-

5-7

KARADENİZ

 

 

 

Bağ (kuru)

5-6

4-5

4-5

Bağ (sulu)

6-8

4-6

5-7

ORTA ANADOLU

 

 

 

Bağ (kuru)

5-7

4-6

-

Bağ (sulu)

8-10

5-7

-

GÜNEYDOĞU ANADOLU

 

 

 

Bağ (kuru)

5-7

4-6

-

Bağ (sulu)

8-10

5-7

-

DOĞU ANADOLU

 

 

 

Bağ (kuru)

5-7

4-6

-

Bağ (sulu)

6-8

5-7

-

EGE

 

 

 

Bağ (kuru)

6-8

5-6

-

Bağ (sulu)

10-12

6-8

5-7

GÖLLER BÖLGESİ

 

 

 

Bağ (kuru)

6-8

5-6

-

Bağ (sulu)

8-10

5-7

-

AKDENİZ

 

 

 

Bağ (kuru)

5-7

4-6

4-5

Bağ (sulu)

8-10

5-7

5-7

Çizelge 1. Bölgelere göre tavsiye edilen saf makro element miktarları.

 

Saf madde olarak verilmiş bulunan bu rakamlar ve piyasada mevcut ticari gübrelerin ihtiva ettiği esas madde göz önünde bulundurularak bağlara verilecek gübre miktarı hesaplanır.

Eğer bağlardaki gıda ihtiyacı çiftlik gübresi kullanılarak giderilecekse (ki çiftlik gübresi toprağı organik maddece zenginleştirir ve yapısını düzeltir), üç yılda bir dekara 3-5 ton yanmış gübre sonbaharda verilmeli ve hemen toprağa karıştırılmalıdır.

 

5.2.2. Gübrenin Verilme Zamanı

 

Bağlara verilecek ahır gübresi sonbaharda verilmeli ve toprak derince sürülmelidir. Potaslı ve fosforlu gübreler ise yine sonbaharda derine ve sıra arasına verilmelidir.

 

Azotlu gübrelemede ise; verilecek gübre miktarı en az 2-3 defada vermeliyiz. Gözler uyanmadan önce bir kısmı, ben düşme dönemine kadar ise kalan kısmı verilmelidir. Geç zamanlarda verilecek azotlu gübreler büyümeyi hızlandıracağından sürgünlerin pişkinleşmesini önler ve kışın bağların soğuklardan zarar görmesine neden olur.

 

5.3. Bağlarda Sulama

 

Yurdumuzda bağların ekseriyeti yamaç arazilerde ve sulama suyunun bulunmadığı yerlerde kurulmuş durumdadır. Birçok yerde sulamaya ihtiyaç bulunsa bile bu mümkün olmadığından birim alandan elde edilen ürün de düşük olmaktadır.

 

Her ne kadar yıllık yağış toplamı 500 mm civarında olan yerlerde sulanmadan da bağcılık yapılabileceği daha önce bir vesile ile belirtilmişse de Akdeniz gibi yağışın çoğunluğunun sadece kış aylarında düştüğü, ilkbahar ve yazın çok kurak geçtiği yerlerde imkan bulunursa bağların sulanması gereklidir. Özellikle Ege Bölgesi'ndeki taban arazide kurulmuş ve uzun budama uygulanan çekirdeksiz bağlarında iyi ürün alabilmek için bağlar zaman zaman sulanmalıdır.

 

Asmanın kökleri, derin ve gevşek topraklarda 4-6 m derinliğe kadar gitmekle beraber bağ bölgelerimizde köklerin çoğunluğu 60-100 cm derinlikte yayılırlar. Hızlı gelişme devresi olan Mayıs-Haziran aylarıyla, salkımlara ben düşme zamanında (Temmuz ayı) kök Bölgesi'nde yeterli su bulunmadığı hallerde omcaların gelişmesi yavaşlar, yapraklar pörsür ve renkleri solar. Salkımlardaki taneler normal iriliklerini alamaz ve rengi matlaşır, üzerlerinde güneş yanıkları artar. Böyle durumlarla karşılaşınca bağın suya ihtiyacı olduğu anlaşılmalıdır.

 

Yurdumuzda bağlarda sulama çoğunlukla karık yöntemiyle yapılmaktadır. Karıklar açılmadan önce arazi tesviye edilmeli sonra sıra aralarına karıklar açılmalıdır. (Sıra arası geniş ise 2 karık yapılır.) Arazide fazla meyil varsa karıkların önüne yer yer set yaparak suyun hızlı akışı önlenebilir.

 

Sulamada nehir, dere veya yer altı suyu kullanılabilir. Kuyu suyu kullanılıyorsa havuz vs. gibi bir yerde bir süre dinlendirilmesi yararlıdır. Sulama suyu fazla tuzlu, kireçli olmamalı, sanayi artıkları ihtiva etmemelidir.

 

Bağa verilecek su miktarı iklime, toprağa ve çeşide göre değişiklik gösterir. Toprağın üstten 60-70 cm'lik bölümü suya doymalıdır. Bunu anlayabilmek üzere sulama yapıldıktan hemen sonra bir demir çubuk toprağa batırılmalı ve rahatça ilerlediği derinlik suyun işleme seviyesi olarak kabul edilmelidir. Karığın suyla doldurularak suyun sıra sonuna ulaşması da verilecek su miktarının yeterliliğinin tespitinde bir ölçü olarak kullanılmaktadır. Normal yapıdaki bir dekar bağın toprağının 60 cm derinlikte sulanması için takriben 100 ton suya ihtiyaç bulunmaktadır.