BAKLASI YENİLEN SEBZELER (FASULYE, BEZELYE, BAKLA)


 

Bu dersimizde bitkisel protein kaynağı olarak bilinen baklagil sebzelerinin yetiştirilme tekniklerini ayrı ayrı ele alacağız.

 

Taze, kuru ve konserve olarak tükettiğimiz baklagiller insanlığa .yararlı sebzeler olması yanında havanın azotunu toprağa bağlayarak siz üreticilerimize gübrelemede büyük tasarruflar sağlamaktadır. Ayrıca;

-Baklagiller iyi bir münavebe bitkisidir.

-Baklagiller iyi bir yeşil gübre bitkisidir.

Yeter ki yetiştirme tekniğini iyi bilelim...

 

TAZE FASULYE YETİŞTİRELİM

 

Bitkisel protein ve vitaminler bakımından çok zengin olan fasulye memleketimizde en fazla yetiştirilen sebzeler arasındadır. Fasulye bir ılıman iklim sebzesi olup ilkbahar ile sonbahar arasında kalan devrede yetiştirilir. Soğuk bölgelerde senede bir defa, sıcak bölgelerde ise ilkbahar ve sonbahar olmak üzere senede iki defa yetiştirilebilir.

 

ÇOK SICAK VE ÇOK SOĞUK ISTEMEZ

 

Yetiştirme bölgelerine göre ekim zamanlarının çok iyi tespit edilmesi gereklidir, zira fasulye dondan kolaylıkla zarar görebileceği gibi, 30-35°C den fazla sıcaklıklarda çiçek dökümleri, bakla bağlayamama gibi sorunlar görülebilir. Yazları fazla sıcak olan bölgelerde Sonbahar yetiştiriciliği daha olumlu sonuç vermektedir. Rahat bir gelişme ve yetişme için çimlenme döneminde 18-20°C, çiçeklenme döneminde ise 20-25°C en iyi sıcaklıktır.

 

HER TÜR TOPRAKTA YETİŞİR. ANCAK!

 

Fasulye hafif kumlu topraklardan ağır killi topraklara kadar her türlü toprakta yetişebilir. Bununla beraber yetiştiricilikte drenajı iyi, organik maddelerce zengin kumlu tınlı bahçe toprakları tercih edilir.

GÜBRE İÇİN TAHLİL

 

Fasulyede gelişme, çiçeklenme ve mahsuldarlık devrelerine göre uygun miktarlarda gübreleme yapmak gereklidir, bunun için de toprak tahlili neticelerine göre ihtiyaç duyulan gübrelerin verilmesi en doğrusudur.

 

N:P:K VE ÇIFTLİK GÜBRESİ

 

Fasulyede çimlenmeden sonra gelişmenin yeni başladığı devrelerde nitrojene , çimlenme ve olgunlaşma devrelerinde ise fosfor ve potasa ihtiyaç fazladır. Kumlu tınlı topraklar için dekara mevcutsa 2-3 ton çiftlik gübresi verilir, ekimden önce ise gübre dozları saf madde olarak dekara 2-4 kg azot, 5-6 kg fosfor ihtiva edecek şekilde fenni gübreler toprağa atılır karıştırılır. Fasulye, yetişme esnasında havanın azotunu kökleri ile toprağa bağlar ve kendinden sonra ekilecek başka bir mahsul için zengin bir toprak bırakır.

 

TARLA HAZIRLIĞI NASIL YAPILIR?

 

Fasulye ekilecek tarla derince sürülür, verilecek olan iyi yanmış çiftlik gübresi toprağa verilip karıştırılır. Ekimden önce tarla yabancı ot mücadelesi için ot öldürücü ilaçlardan biri ile ilaçlanır, fenni gübre atılarak diskharrow veya tırmık geçirilir.

 

TOHUM EKİMİ

 

Tarla ziraatı şeklinde yapılacak yetiştiricilikte mibzerle tohum ekimi, makinayla sıra aralarının çapalanması ve yine makinayla karıkların yapılması önerilir. Bahçe ziraatı şeklinde yapılacak küçük alanlardaki yetiştiricilikte ise hareket zorluğu nedeniyle ekim karıklara el ile yapılır.

 

EKİM MESAFELERİ NE OLMALI

 

Yer taze fasulye yetiştiriciliğinde mibzerle ekim yapılacağı düşüncesiyle sıralar arası 60-70 cm, sıra üzeri 5-10 cm, sırık taze fasulye yetiştiriciliğinde ise sıralar arası 80-90 cm sıra üzeri bitkinin gelişme durumuna göre 30-50 cm olmalıdır, her ocağa atılan tohum miktarı 3-5 adettir. Tohum ekim derinliği ise 4-5 cm dir.

 

DEKARA 5-10 kg TOHUM

 

Dekara atılacak tohum miktarı, çeşidin tohum büyüklüğü ve gelişme durumuna göre yer taze fasulye çeşitlerinde 7-10 kg, sırık çeşitlerinde ise; 4-5 kg arasında değişir.

 

İLK ÇAPA

 

Tohumlar çimlenip toprak yüzüne çıktıktan sonra toprağın kabartılması, yabani otların temizlenmesi ve kaymak tabakasını kırmak amacıyla çapa yapılmalıdır. İlk çapa bitkiler 4 yapraklıyken yani 10-15 cm boy aldıklarında yapılır.

Şekil 1. Mibzer ile ekim sonrası fasulye tarlasında çıkış.

 

SEYRELTME YAPILIR

 

Bu dönemde yer taze fasulye çeşitlerinde bitkiler arası 5-10 cm olacak şekilde, sırık taze fasulyelerde ise ocakta 2-3 bitki kalacak şekilde tekleme yapılır. Geniş tarla ziraatı şeklinde yapılan yetiştiricilikte, mibzerle düz tarlaya ekilen bitkiler arasına önce çapa makinasıyla çapa yapılır ve arkasından karık makinası geçirilerek bitkiler karıkların ortasına alınır.

Şekil 2. Çapa makinası ile yapılan çapalama işlemi.

SALMA VE YAĞMURLAMA SULAMA

 

Kaliteli yüksek verim ancak uygun bir sulama ile sağlanabilir. İlk ve sonbahar ekimlerinde suyun büyük bir kısmı yağışlar tarafından karşılanabilmektedir. Fasulye yetiştiriciliğinde karık usulü sulama önerilir. Tarla tesviyesi iyi olmayan yerlerde yağmurlama sulama tavsiye edilirse de bunun da yaprak hastalıklarına yakalanma açısından mahzurları vardır.

Şekil 3. Sulama karıklarının açılması ve boğaz doldurma.

 

ÖNEMLİ

Fasulye ekiminden sonra aşırı yağış ile toprak aşırı kaymak tabakası oluşturmuş ise tohum ekimini yenilemek en doğru karardır.

 

SUYU NE ZAMAN VERSEK

 

Ekim zamanında toprak rutubetli ise çimlenme için sulamaya gerek duyulmaz. Toprak kuru ise ekimden önce sulama tavsiye edilir. Bitkinin ihtiyacı olduğu zaman topraktaki nem durumuna bakılarak sulamaya karar verilir. Gelişmenin erken döneminde sulama bitkide kök ve gövde çürümesini arttırır, kök gelişmesini önler ve bitki gelişmesi yavaşlar.

 

MEYVE BAĞLARKEN DÜZENLI SULAMA

 

Bitkiler çiçek açıp meyve bağlamaya başladıktan sonra muntazam bir şekilde sulamaya başlamak gerekir. Genel olarak taze fasulye yetiştiriciliğinde ilk meyveler görülünceye kadar az sulama, hasat döneminde ise her hasattan sonra, iklim koşulları da göz önünde bulundurularak sulama yapmak gereklidir.

 

SUYU NASIL VERELIM

 

Sıralar arasında açılan geniş karık, sulama yönünden dar karıktan daha iyi sonuç vermektedir, karıkların durumu aşağıdaki şekilde gösterilmiştir. Bitkiler geniş karıklarda su ve suda erimiş besin maddelerini daha kolay alabilmektedir.

 

YAPRAK BİTİ FASULYEYİ ÇOK SEVER

 

Bitkilerde hastalık ve özellikle aphid (bit) gibi zararlılar görüldüğünde ilaçlı mücadelesi yapılmalıdır.

 

SIRIĞA SARDIRMA = ASKIYA ALMA GEREKLİ

 

Sırık fasulyelerde yapılması gereken bir diğer işlemde bitkilerin askıya alınmasıdır. Bunun için 3-4 cm kalınlığında, bitkinin gelişme tipine bağlı olarak 2-3 metre uzunluğunda ağaç dallarından hazırlanmış sırıklar kullanılır. En uygun sistem her ocağa birer sırık verilmesidir. Ancak sıra üzerindeki ocaklar yakın olduğunda her iki ocağın ortasına bir tane olacak şekilde sırık koyulabilir.

 

ORTALAMA 3 TON ÜRÜN

 

Fasulye yetiştiriciliğinde dekardan (dönümden) alınan verim çeşidin sırık ve yer oluşu, çeşitlerin mahsuldarlıkları, iklim, yetişme ve bakım şartları gibi çeşitli faktörlere bağlıdır. Bununla beraber verimli yer taze fasulye çeşitlerinden bir dekardan ortalama 2-2,5 ton, sırık taze fasulyelerden ise 2,5-3,5 ton ürün alınabilmektedir.

 

KILÇIKSIZ FASULYE

 

Baklalar, sıcak havalarda çiçeklenmeden 10-15 gün sonra, serin havalarda çiçeklenmeden 18-20 gün sonra toplama olgunluğuna gelmektedir. Taze baklalar tam dane büyütmeden ve kolayca kırıldığı zaman yeni normal bakla büyüklüğünü aldığında, kılçıksız olarak hasat edilmelidir. Sık hasat kaliteli ürün istihsali için gereklidir. Sıcak havalarda 3-4 günde bir, serin havalarda 5-10 günde bir hasad tavsiye edilir.

 

PROTEİN KAYNAĞI BEZELYE

 

Bezelye, sebzeler arasında besin muhtevası ve özellikle protein bakımından zengin ve değerli bir türdür. bezelyenin sahip olduğu proteinin de nitelik bakımından üstün olduğu ve hayvansal besinlerle boy ölçülebilir seviyede olduğu, yapılan araştırmalar sonucu anlaşılmış bulunmaktadır.

 

ÇOK DEĞERLİ BİR BESIN

 

100 gram taze iç bezelyede 5 ilâ 7 gram saf protein mevcut olup, bu nispet diğer taze sebzelere göre 2 ilâ 6 misli daha yüksektir. 100 gram kuru bezelye tanesinde ise ortalama 21 gram protein mevcut olup, bu diğer kuru bakliyata göre eşit bir seviyedir. Ancak ülkemizde çok değerli bir besin olan kuru bezelye tüketimi pek yaygın değildir.

 

KONSERVE VE DONURULMUŞ BEZELYE

 

Bezelye konserveye işleme ve doldurulmuş sebze üretimi konularında da tinde gelen türlerden birisidir. Tüketim mevsimi çok kısa sürdüğü için konserveye işleme, gerek fabrikalarda, gerek evlerde çok yaygın bir şekilde yapılmaktadır. Bezelyenin kabuğu çıkarılmış kırması ve unu gıda sanayiinde kullanıldığı gibi, özellikle fabrika artığı sap ve samanı hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.

 

 

 

TOPRAĞI ZENGINLEŞTIRİR

 

Bunlara ilave olarak, bir baklagil olması dolayısıyla, kökleri azot bakterileri vasıtasıyla havanın serbest azotu toprakta biriktirerek topraklarımızı besin maddesince zenginleştirir.

şekil 4. Bazı bezelye çeşitlerinde bakla ve İç (dane) görünümü.

 

FAZLA SICAĞI SEVMEZ

 

Bezelyenin iklim ve toprak istekleri fasulyeninkine benzer, serin ve ılık havalardan hoşlanır, fazla soğuktan zarar görür, fazla sıcakta da büyüme ve çiçeklenme durur. Bu nedenle bezelyenin yetiştirme periyodu yörenin iklimine göre sonbahar, kış ve ilkbahar, bazen de yaz mevsimini kapsar. -5°C gibi sıcaklıklarda hassas çeşitler ve çoğunlukla sırık çeşitler zarar görür. Soğuğa dayanıklı bilinen çeşitler ise -6,5-7°C'ye kadar dayanabilir.

 

TOHUM EKIMİ NE ZAMAN?

 

Eğer ekim sonbaharda yapılmış ve bitkiler ilkbahara kadar oldukça boylanmışlarsa, bu bitkilerin soğuktan zarar görmeleri çok kolay olur. Eğer ekim, erken ilkbaharda yapılırsa ve bitkiler çok küçükken düşük sıcaklık olursa, bitkiler -8-10°C'ye kadar dayanabilir. Ancak bu durumda hasat 15-20 gün gecikir.

 

TOHUM EKİMİ BÖLGELERE GÖRE FARKLI ZAMANDA YAPILIR

 

Akdeniz, Ege ve Marmara Bölgesinin ılıman yörelerinde Ekim, Kasım, Aralık aylarında yapılır. Genelde ise kışı sert geçen bölgelerde ekim İlkbaharda yapılır.

 

TINLI-KUMLU TOPRAK EN İYISİ

 

Kumlu-tınlı topraklardan ağır killi topraklara kadar çeşitli topraklarda yetişebilirse de tercih ettiği toprak tipi tınlı-kumlu, süzek ve orta ağırlıktaki topraklardır. Asitli toprakları sevmez.

 

ÇEŞİTE GÖRE TOPRAK

 

Bezelye çeşitlerinin toprak istekleri farklılıklar gösterir. Büyük daneli çeşitler kuvvetli toprakları istedikleri halde, küçük daneli çeşitler daha zayıf topraklarda da yetişebilir. Su tutma gücü az ve hafif topraklar daha çok erkenci çeşitler için uygundur.

 

ILK YIL ÇİFTLIK GÜBRESİ VERME

 

Bezelyelerin gübre istekleri fazla değildir. Toprağa çiftlik gübresi verildiği yıl bezelye ekilmesi yeşil aksamının fazla büyümesine ve meyve tutumunun azalmasına neden olabilir. Bu yüzden çiftlik gübresi bezelyeden önce yetiştirilen çapa bitkilerine verilmelidir.

 

HAVANIN AZOTU YETERLİ OLABİLIR

 

Bezelye bitkisi büyüme süresince diğer baklagiller gibi havadaki azotu kök yumrularıyla toprağa bağlar, böylece toprak azotlu gübre ile gübrelenmiş gibi olur. Ancak bitki bu faaliyetine toprak yüzüne çıktıktan 2-3 hafta sonra başlar. Bu dönem için gerekli azot topraktan sağlanır. Eğer toprakta azot noksanlığı biliniyorsa dekara 1-2 kg saf azotu verecek kadar ticari gübre atılır. Fazla gübre vermek havadan sağlanacak azotun miktarını en az yarı yarıya azaltır.

 

 

FOSFOR

 

Bezelyenin fosforlu gübreye olan ihtiyacı saf madde olarak 4 ilâ 6 kg/dekar'dır. Kumlu topraklarda bu miktar biraz daha artırılmalıdır. Fosforlu gübrelerin gerektiğinden fazla verilmesi dane verimini azalttığı gibi, danenin protein bileşimini de azaltır.

 

POTASYUM

 

Fosforlu gübre ile birlikte potaslı gübrelerin de verilmesi köklerdeki yumru sayısını ve köklerdeki bakterilerin azot tespit etme yeteneklerini arttırır. Toprağın potasça fakir oldu~u bilinirse dekara 15- 20 kg potaslı gübre verilir.

 

TOHUM EKİMI NASIL?

 

Bezelye yetiştirilecek toprağın çok iyi hazırlanması, iyi işlenmesi gerekir. Bu şekilde yabancı otlar azalarak bitkilerin hızlı ve kuvvetli gelişmesi sağlanır ve verim yükselir. Tohum ekiminin yapıldığı devrede günlük ortalama sıcaklığın 4 ilâ 10°C olması uygundur. İdeal ekim derinliği 4-5 cm'dir.

 

EKİM MESAFELERİMİZ

 

Ekimde sıralar arası mesafe bodur çeşitlerde 30-40 cm yeterlidir. Bu aralık sırık çeşitlerde ve kuru tane için yapılacak üretimlerde 50-60 cm'ye çıkarılmalıdır.Sıra üzeri mesafeler de çeşide göre 5-10 cm arasında değişir.Dekara harcanan tohum miktarı ; ekim mesafeleri ve tohum iriliğine bağlı olarak 8 ile 24 kg. arasında değişir.Tohumu orta irilikte olan bir çeşit, 10x40 cm mesafe ile ekilirse 10-12 kg tohum bir dekara yeterli olur.

 

IKI ÇAPA YETERLİDİR

 

Ekimi yapılan bezelye tohumları, yeterli rutubette ve 4°C'nin üzerindeki sıcaklıklarda çimlenip büyümeye başlar, bitkiler 5-6 cm boya ulaştıklarında ilk çapa elle veya traktörle yapılır. Bu çapalamanın yüzlek olması ve köklere zarar vermemesi gerekir. Bitkiler 20-30 cm kadar boylandıklarında ikinci çapa yapılır. İki çapa çoğunlukla yeterli olur, bundan sonra gerekirse bitkilerin arasındaki yabancı otlar elle temizlenebilir.

 

KIŞ ÜRETIMI SU İSTEMEZ

 

Bezelye ziraatinde, ekim Sonbaharda yapılmışsa sulamaya ihtiyaç duyulmaz. Ekim İlkbaharda yapılmışsa muntazam aralarla sulamayı ihmal etmemek gerekir. Sulanan bitkiler sulanmayanlara göre daha uzun süre ve daha fazla çiçek açar ve meyve bağlar. Sulama ile baklada dane sayısı, dane iriliği ve birim alandan alınan baklalı verimde artış görülür. Bölge ve iklim şartlarına göre sulama sayısı 3'e kadar çıkarılabilir.

 

SICAĞA KARŞI SU

 

Erken gelen birkaç günlük veya sürekli bir sıcak çiçeklenmeye son verebilir. Üreticilerin böyle bir durumda çabuk davranıp hemen sulama yapmaları gerekir. Böylelikle çiçeklenme en az 2-3 gün uzaltılıp, verimde 2 katına yakın bir artış sağlanabilir.

 

UYGUN ÇEŞIT SEÇ

 

Bezelye tarımında gayeye ve çevreye uyumu bilinen bir çeşit seçilmelidir. Gerek pazar için, gerekse konserve üretimine uygunluğu tespit edilen çeşitlerden bir kısmı Sprlnter, Lancet, Safir tafto, Hada, Mira, Zenith çeşitleridir .

Şekil 5. Sofralık ve konservelik bazı bezelye çeşitleri.

 

MÜNAVEBE ÖNEMLİDİR

 

Çeşit seçiminden başka üzerinde durulacak bir konu da münavebedir. Ispanak, havuç, karnabahar gibi sebzelerden boşalan yere ilkbahar veya sonbaharda bezelye ekilebilir. Bezelye hasadından sonra aynı yere lahana, karnabahar, pırasa, marul gibi sebzeler getirilebilir.

 

HASAT İKİ ŞEKİLDE YAPILIR

 

Bezelye hasadı; küçük üretici bahçelerinde elle 2 ilâ 5 el, geniş miktardaki fabrika üretimlerinde ise bir kerede makina ile bitkilerin toplanması şeklinde olur.

 

5-6 KEZ HASAT

 

Elle hasatta bir kişi günde 50-60 kg bezelye toplayabilir. Baklalar tek elle çekilirse bitki kökünden kopabilir. Çeşit özelliği ve havaların gidişine göre hasat sayısı beşe, altıya kadar çıkabilir. Hasatta geç kalınırsa danelerin bileşimi ve tadı değişir, kalite düşer. Bu yüzden havalar ve baklaların olgunluğu takibedilerek en uygun günlerde hasat yapılır. Hasadın geldiği danelerin tamamen büyümüş olmasından ve baklanın kabuk renginin olgunlaşmasından anlaşılır.

Şekil 6. Baklası ile birlikte tüketilebilen Yerli Sultanî ve Grey Giant çeşitleri.

 

MAKİNALI TEK HASAT

 

Makinalı hasatta ise, bu işte çalışan teknik elemanlar hergün örnek toplayıp, hasat olgunluğunu daha teknik imkanlarla tespit ederler. Olgunlaşan bakla miktarı %70 olunca hasada başlanır. Bu dönemde bitkilerin alt kısmındaki baklalar az da olsa sararmış olur. Toprak yüzeyinden kesilen bitkiler yığınlar haline getirilerek fabrikalara taşınır, burada kademeli makinalarda daneleri sınıflanarak ayrılır. Konserve endüstrisinde daneler irileştikçe piyasa değeri düşer.

 

DEKARA VERİM DEĞİŞİR

 

Bezelyelerde bir dekardan alınan mahsul miktarı çeşidin yer veya sırık oluşuna, toprağın kuvvetine ve yağışlara ve havaların o yılki seyrine göre 750 ile 2500 kg arasında değişir. Taze iç bezelye verimi 250-800 kg/da arasında, kuru dane veya tohum verimi de 150- 250 kg/da arasında değişir.

 

IYI BİR VERİM İÇİN

 

-Özellikle hasat döneminde soğuk hava akımı ve rüzgarlardan muhafazalı ve ılık yörelerde hasat çok uzun sürmekte ve verim azami sınırına ulaşmaktadır.

-Bunun aksinin olduğu yerlerde ise baklalar oluşmakta, fakat danelerin irileşmeleri çok gecikmekte, daha sonra aniden gelen sıcaklarda zaten düzensiz olan hasatlar erken sona ermektedir.

-Bu nedenle bezelye ekilecek tarlaların hakim rüzgarlara kapalı, özellikle Mart-Mayıs döneminin ılık,geçmesi iyi bir verim için şarttır.

 

DİĞER PROTEİN KAYNAĞI "BAKLA"

 

Tüm baklagillerde olduğu gibi bakla iyi bir münavebe bitkisidir. Tanelerinde yüksek oranda protein ihtiva ettiğinden hem taze hem de kuru olarak tüketilebilen değerli bir bitkisel protein kaynağıdır.

 

AKDENIZDEN KARADENİZE

 

Bakla yemeklik tane baklagiller içinde mercimek, nohut ve kurufasulyeden sonra 4. sırada yer alır. Akdeniz'den Karadeniz'e kadar bütün sahil kesiminde yetişme özelliğinde olmakla beraber üretimin %80'i Ege ve Güney Marmara'da yoğunlaşır. Toplam üretim alanının ve üretim miktarının %75'ine sahip olan Balıkesir ve Çanakkale illeri en fazla bakla yetiştirilen illerdir. Akdeniz ve Güney Ege'de turfanda sebze olarak yetiştirilen bakla Kuzey Ege ve Güney Marmara'da kuru tanesi için yetiştirilir. Kuru bakla üretiminin %31'i ise ihraç edilmektedir.

ÜLKEMİZDE IRİ TANELI BAKLA YAYGIN

 

Tarımı yapılan baklanın iri taneli, küçük taneli ve yemlik baklası olmak üzere başlıca üç alt grubu vardır. Ülkemizde genelde iri taneli baklalar yetiştirilmekle birlikte küçük taneli baklalar da yetiştirilmektedir. At baklası, hayvan baklası olarak da adlandırılan bu baklalar yemlik bakladır ve üretim alanı çok azdır.

 

SOĞUĞA DAYANIKLI BAKLAGIL

 

Ülkemizde tarımı yapılan baklaların yetişme devresindeki ortalama sıcaklık istekleri 18-27°C arasındadır. Sıcaklığın 3°C'nin altına düşmesi durumunda kök gelişmesi ve çimlenme yavaşlar. Gelişme devresine ve hava sıcaklığındaki düşüşün seyrine bağlı olarak soğuğa ve dona dayanması değişmektedir. Kar örtüsüz -5°C'ye kadar olan soğuklara dayanmaktadır.

 

FAZLA SU SEVMEZ

 

Bakla, yetişme süresi boyunca yeterli ve düzenli su ister. Kurak geçen ilkbahar kadar, fazla yağışlı geçen yetişme dönemi de hastalık ve zararlıların artmasına neden olduğundan arzu edilmez.

 

KİLLİ-TINLI İDEAL TOPRAK

 

Hemen her toprak tipinde yetişebilmesine rağmen çok hafif topraklar ve çok ağır topraklar bakla için uygun değildir. Bakla- yetiştiriciliği için derin, geçirgen, organik maddece zengin, killi-kumlu, killi-tınlı topraklar idealdir.

 

İYI TOPRAK HAZIRLIĞI

 

Ekimden önce toprağın iyi hazırlanmış olması normal bir gelişme için gereklidir. Toprak pulluk ve benzeri aletlerle işlendikten sonra tırmık veya diskaro ile düzeltilir. Gübre uygulandıktan sonra tekrar diskaro veya tırmıkla karıştırılır.

 

BAKLA DA AZOT KAYNAĞIDIR

 

Bakla, Rhizobium bakterileri yardımıyla havanın serbest azotunu köklerindeki nodozite diye anılan yumrularda bağlar ve gelişme dönemindeki azot ihtiyacının büyük bir bölümünü (%80) buradan karşılar. Söz konusu bakteriler daha önce bakla tarımı yapılmış olan topraklarda bulunmaktadırlar. Bu nedenle pratik bakla tarımında bakteri ile aşılama yapılmamakta ve önerilmemektedir.

 

AZ AZOTLU GÜBRE KULLAN

.

Baklanın havanın serbest azotundan yararlanabilme özelliğinden dolayı yüksek dozda azot uygulamasına ihtiyacı yoktur. Bununla birlikte özellikle zayıf topraklarda bakteri faaliyeti başlayıncaya kadar geçen dönemdeki azot ihtiyacını karşılamak üzere bir miktar azotlu gübrenin ekiminden önce toprağa verilmesi gerekebilir. Bunun için dekara 3 kg saf azot olacak şekilde hesaplama yapılarak azotlu gübre uygulanmalı, amonyum sülfat tercih edilmelidir.

 

YETERLİ FOSFOR ŞART

 

Yeterli fosfor kök gelişiminin, nodozite sayısını ve ağırlığını arttırmaktadır. Kurak ve yarı-kurak bölgelerde fosfor uygulaması önemlidir. Fosforlu gübre ihtiyacı da yine saf madde üzerinden dekara 6 kg P205 olarak hesaplanarak karşılanmalıdır.

ILK TURFANDA SEBZE BAKLA

 

Bakla ülkemiz koşullarında kışlık olarak yetiştirilmektedir. Akdeniz ve Güney Ege kıyı şeridinde ilk turfanda sebze olarak hasat edilmek üzere Eylül sonu Ekim ayı içinde, kuru tanesi için yetiştirildiği Kuzey Ege ve Güney Marmara'da ise Ekim sonu Kasım ayı içinde ekilir.

 

-Erken ekimler sert geçen kış döneminde bitkinin dondan zarar görmesine neden olabilir.

-Geç ekimlerde ise hava sıcaklığının düşmesi nedeniyle çıkışlar gecikmekte gelişme yavaş olmaktadır.

 

İRİ TANELI ÇEŞİTLER UYGUNDUR

 

Ülkemiz bakla yetiştiriciliğinde genelde iri taneli çeşitler kullanılmaktadır. Bu çeşitler hem yeşil hem de kuru tüketime uygundur. Bu amaçla tescil ettirilmiş Sevil ve Eresen-87 isimli iki bakla çeşidi vardır ve tohumluk üretimi ilgili kuruluşlarca yapılmaktadır. Bazı yörelerde küçük taneli yemlik çeşitler kuru tanesi için yetiştirilmektedir. Bu çeşitler sebze olarak tüketime uygun çeşitler değildir.

 

DEKARA 10-20 kg TOHUM

 

Genellikle pulluk altına serpme olarak yapılan bakla ekiminde metrekaredeki bitki sayısı yörelere göre değişmekle birlikte bazen 3 bazen 15 bitki civarında olmaktadır. Tohumluk miktarı da 10 kg/da ile 20 kg/da arasında değişmektedir. Sebze olarak hasat edilmesi planlandığında 10-15 kg tohumluk yeterli olabilirken kuru tane hasadı dikkate alındığında bu miktar artmaktadır. Kuru tüketim için metre karede en az 20 bitki olması verimin artması nedeniyle istenmektedir.

 

EKİLECEK TOHUM MIKTARINI MESAPLAYALIM

 

Tohum büyüklüğü dekara atılacak tohumluk miktarını (kg) etkiler. Tohum küçüldükçe dekara atılacak tohumluk miktarı azalırken, tohum büyüdükçe artacaktır. Çiftçi kendi tohumluğunu kullanacak ise elindeki tohumun büyüklüğüne ve çimlenme yüzdesine göre atacağı tohumluk miktarını hesaplamalıdır.

 

1 00 tane ağırlığı (gr) x Dekardaki bitki sayısı = Tohumluk miktarı (kg)

1 000 x Çimlenme yüzdesi

 

100 tane ağırlığı : 100 adet bakla tanesinin ağırlığı (gr)

Çimlenme yüzdesi : Kuma ekilen 100 tohumdan çimlenen bitki sayısı

 

SIRAYA EKIM AVANTAJLIDIR

Sıraya ekim hem istenen bitki sıklığının homojen olarak sağlanmasında hem de daha sonra gerekli olan ot alma, ilaçlama gibi işlemlerin makina ile yapılabilmesine olanak tanımaktadır. Baklaya özel mibzerler olmadığından pamuk, soya, mısır, ayçiçeği gibi bitkiler için geliştirilmiş mibzerlerde yapılacak küçük değişikliklerle sıraya ekim yapılabilmektedir.

 

EKIM MESAFELERI

 

Ege bölgesinde kuru bakla yetiştiriciliğinde en uygun ekim mesafesi sıra arasının 45 cm , sıra üzerinin de 9 cm olduğu bitki sıklığıdır. Kuru bakla hasadı için bakla yetiştiriciliğinde mibzerle ekimde sıra arasının 45 cm olması hem traktörle ara işlemesine olanak tanıması hem de daha sonraki gelişme döneminde sıra arasını kolayca kapatarak yabancı otların gelişmesine engel olması bakımından uygundur.

 

TAZE BAKLA (ÇİN

 

Sebze olarak yeşil bakla hasadında ise sıra arasının daha geniş tutulması hem turfanda yetiştirmede bitkinin ışık ihtiyacının karşılanmasına ve daha erken bakla tutmasına yardımcı olması, hem de has~tta bitkilerin arasında rahat dolaşılarak zarar görmesini engellemesi bakımından önerilir. Bu durumda sıra arasının 50-60 cm olması yeterlidir.

 

TOHUM 7-8 cm DERİNE

 

Tohumların ekim deriliğinin 7-8 cm olması gerekir. Derin ekim, çıkışta sorunlar yaratacağı gibi yüzlek ekim de doğru olmayacaktır.

 

İLAÇLI YABANCI OT MÜCADELESİ YAP

 

Ekim öncesi toprak altına trifluralin veya ekim sonrası çıkış öncesi terbütryne terkipli ilaçlar baklada yabancı otlara karşı kullanılabilmektedir. Bu ilaçların kullanılması esnasında birim alana atılması gereken doz homojen olarak ve çok dikkatli bir şekilde ayarlanmalıdır.

 

ÇAPA İLE OT MÜCADELESİ YAP

 

Çıkıştan yaklaşık 1 ay sonra veya bakla belli bir büyüklüğe geldiğinde (15-20 cm), sıra arasının, genişliğine göre ayarlanmış kaz ayağı veya freze gibi aletlerle işlenmesi hem toprağın havalanması, su tutması, hem de yabancı otlarla mücadele açısından yararlıdır. Sıra arası makina ile işlense bile otun çok fazla olduğu durumlarda sıra üzerinin ele alınması gerekebilir.

Şekil 7. Sıra aralarının kazayağı İle işlenmesi.

 

Denemeler iyi bir ot kontrolünün verim kayıplarını %19-75 oranında önlediğini ortaya koymuştur.

şekil 8. Sıra aralarının freze ile işlenmesi (çapalanması).

 

KURAK YILLARDA SU

 

Bakla, genelde kışlık olarak ekildiğinden sulamaya gerek yoktur. Sebze olarak hasat edilmek üzere yapılan yetiştiricilikte ekimden önce ve kurak giden sonbaharda gelişme için sulama gerekebilir. İlkbaharın kurak gittiği yıllarda sulama tanelerin gelişmesini olumlu etkileyeceğinden yararlıdır. Sulamanın yağmurlama veya salma sulama olarak uygulanması önerilir.

 

HASTALIK VE ZARARLISI ÇOK

 

Baklada Antraknoz, Çikolata leke hastalığı, Bakla pası gibi hastalıklar tüm üretim alanlarında görülebilir. Bakla pası havadan rüzgarla yayılır. Diğer iki hastalık ise tohumla taşındığından temiz tohumluk kullanılması veya tohumluğun ilaçlanması gerekir.

 

Yetişme döneminde bakla afidi, bakla tripsi, baklagil hortumlu böceği gibi böcekler sorun olabilmektedir. Zararlının yoğun olduğu durumlarda uygun bir insektisit ile kimyasal mücadele yapılır.

 

CANAVAROTU (ORABANŞ) IYI TANI

 

Baklada önemli diğer bir sorun ise halk arasında canavarotu, bakla kazığı gibi isimlerle tanımlanan orabanştır. Parazit bir bitki olan orabanş bakla bitkisinin köküne saldığı emeçleri ile bitki özsuyuyla beslenir. Bitkinin besinlerine ortak olduğundan bakla bitkisinin ölmesine, veriminin de azalmasına neden olur.

 

Orabanş hakkında gerekli bilgiyi ve mücadele şeklini ikinci kitabımızın yabancı ot bölümünden edinebilirsiniz.

Şekil 9. Bakla bitkisi paraziti Orabanş'ın görünümü.

 

TAZE BAKLA İÇIN

 

Hasat zamanı, tüketimin şekline göre değişir. Taze bakla hasadı, meyveler normal meyve iriliğinin yarısına ulaştığında elle yapılır. Toplanan baklalar uzun müddet yığın halinde bırakılmamalıdır. Baklaların birbirini zedelemesiyle siyahlaşarak pazar değerleri kaybolur.

 

İÇ BAKLA İÇİN

 

Taze iç bakla olarak hasat ederken tohumların irileşmiş ancak daha tamamen sertleşmediği dönemde olmasına dikkat edilir.

 

KURU BAKLA IÇİN

 

Kuru tane hasadında hasat tam olarak mekanize edilmemiştir. Alt baklaların kuruduğu üst baklaların kurumaya yüz tuttuğu yaprakların tamamen döküldüğü fakat sapın tam kurumadığı dönemde çayır biçme makinası veya orakla biçilerek hasat yapılır. Bu devre Ege bölgesinde Mayıs sonu ile Haziranın ilk yarısına rastlamaktadır. Küçük alanlarda ise hasat çoğunlukla elle sökülerek yapılır. Bu durumda bitkinin tamamen kurumuş olması gerekmektedir.

Şekil 10. Çiftçtlerce el ile yapılan kuru bakla hasadı.

 

Şekil 11. Çayır biçme makinasıyla hasat.

 

HARMAN YAPILIR

 

Biçilen bitkiler bir süre kurutulduktan sonra harmanlanırlar. Baklaya özel harman makinası olmadığından ya döven gibi aletlerle ezilerek rüzgarda savrulur veya diğer bitkilerde kullanılan bazı makinalardan yararlanma yoluna gidilir