ÇOCUKLUK ÇAGI HASTALIKLARI

ÇOCUKLUK ÇAGI HASTALIKLARI

 

Hiç istemesekte bebekler, çocuklar zaman zaman hasta olurlar. Hatta ölüm olayları meydana gelir. Bu olaylar bizi çok üzer.

 

Bundan başka bir ülkede sağlık durumu o ülkenin gelişmişlik düzeyi ile yakından ilgilidir. Örneğin: Ülkedeki bebek ölüm oranı ve beş yaşın altındaki çocukların ölüm oranı ülkelerin gelişmişlik düzeyini belirlemede dikkate alınan kriterlerden ikisidir.

 

Ayrıca sağlıklı nesiller ülkemizin geleceğinin güvencesidir. Onları fiziksel ve zihinsel olarak en sağlıklı şekilde yetiştirmek biz yetişkinlerin görevidir.

 

Şimdi ülkemizde çocukların sağlık durumuna göz atalım ve sağlıklı çocuklar yetiştirmeyi tehdit eden hastalıkları, nedenlerini, bunlardan korunmanın yollarını görelim.

 

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLERİ

 

Ülkemizde bebek ölüm oranı % 0.53 (binde elli üç)dür.

Beş yaşın altındaki çocukların ölüm oranı ise % 0,61 dir.

 

Bu ne ifade eder?

 

Bu canlı doğan bin bebeğin 53 ünün daha bir yaşına gelmeden, yine bin canlı doğan bebeğin de 61 inin beş yaşına gelmeden öldüğünü ifade eder.

Resim 1. İlk bir aydaki bebekler ölüm yönünden son derece risk altındaki gruptur.

Bebek ölümlerinin hemen hemen yarısı hatta yarısından fazlası doğumdan sonraki ilk dönemde olmaktadır. Yani bebek doğduktan sonraki ilk bir ayda görülmektedir.

 

Geri kalan % 45'i bir ayla bir yaş arasında olmaktadır.

 

Bu rakamlar ülkemizin ekonomik gelişmişliğine uymayan kötü göstergelerdir. Bu oranları düşürebilmek için ölümlere yolaçan hastalıkları ve nedenlerini bilmeliyiz.

 

Şimdi bunlara kısaca göz atalım.

 

BEBEK ÖLÜM NEDENLERİ NELERDİR?

 

Yeni doğan devrindeki ölümlere bakacak olursak bu ölümlere yol açan sebeplerin en başta gelenleri şunlardır.

 

I) Annenin doğumdan önce doktor kontrolünden geçmemesi:

 

Anne adayının enaz 3 defa bir sağlık merkezine giderek gebeliğini takip ettirmesi gerekir.

Resim 2. Anne sütü bebekleri bir yandan hastalıklardan korurken diğer yandan sağlıklı fiziksel ve zihinsel gelişme sağlar.

 

II) Doğumların sağlıklı bir ortamda yapılmaması:

 

Bu tür ölümler ancak doğumun bir sağlık merkezinde yapılmasıyla önlenebilir.

 

III) Tetanoz

 

Anneye daha önce tetanoz aşısı yapılmamışsa gebelik sırasında en az 1 ay arayla iki defa tetanoz aşısı yapılmalıdır.

 

Yine bebeği tetanozdan korumak için doğum koşullarının temiz şartlarda yapılması, göbeğin temiz bir makasla kesilmesi gerekir.

 

Ayrıca ülkemiz için çok önemli bir husus artık büyük ölçüde terkedilmiş olmakla birlikte az da olsa karşılaşılan bebeği doğduktan sonra toprağa sarma adetidir. Bu çok yanlış bir uygulamadır.

Resim 3. Çocuklarımızı geleneksel yöntemlerle değil, sağlıkçıların kontroluyla büyütelim.

 

Halbuki toprakta tetanoz sporları bulunur. Tetanoz mikrobu yeni doğan bebekte gövde aracılığıyla kana bulaşır ve bebekte tetanoz hastalığına yolaçar. Böylece doğumdan sonraki ilk bir hafta içinde bebek; emmeme, kasılmalar, havaleler sonucu maalesef kaybedilir.

 

IV) Diğer çocuk hastalıkları

 

Diğer çocuk hastalıklarını ise bir kaç grupta inceleyebiliriz. Bunlar aşıyla önlenebilen hastalıklar, ishal ve zatürre ise beslenmeyle ilgili hastalıklardır.

 

Şimdi bunları sırasıyla görelim

 

1 ) AŞIYLA ÖNLENEBİLEN HASTALIKLAR

 

Eğer ebeveynler çocuklarını aşılatacak olurlarsa bu gruptaki altı hastalığın tümünden de bebekleri korumuş olurlar. Bu hastalıklarla mücadele ilaçla tedaviden ziyade, bebek daha hastalanmadan aşı uygulamasıyla yapılır.

Resim 4. Aşı uygulaması hayat kurtarmanın en basit yoludur.

 

Bu hastalıklar hangileridir?

 

- Difteri

- Boğmaca

- Tetanoz

- Çocuk felci

- Kızamık

-Tüberküloz yani verem hastalığıdır.

 

Ancak şunu da iyi bilmek gerekir ki bir defa aşılamak yeterli değildir. Hepsinin ayrı zamanı ve tekrarı vardır.

 

Şimdi bunları kısaca görelim

 

BEBEKLERİN DOĞRU AŞILANMASINI SAĞLAYALIM

 

Özellikle difteri, boğmaca, tetanoz ve çocuk felci aşılarını mutlaka birer ay arayla 3 defa yaptırmak ve son aşıdan bir ay sonrada bunların tekrarını yapmak şarttır.

 

Bunun dışında yeni doğan bebeğe verem aşısını derhal yapmak gereklidir.

 

Bebek dokuz aylık olduğunda kızamık aşısı yapılmalıdır ve bundan sonrada okula gitmeden önce bu aşıların tekrarları sağlanmalıdır.

 

Aksi takdirde bir defa aşı yapıldığında büyük bir fayda sağlamaz.

 

Şimdi aşıyla önlenebilir hastalıklardan sonra gene bebek ölümlerinde rol oynayan iki hastalıktan daha söz edeceğiz. Bildiğiniz gibi bunlar ishal ve zatürredir.

 

2) İSHAL

 

İshal gelişmekte olan ülke çocukları arasında sık görülen bir hastalık ve ölüm nedenidir. Her çocuk yaşamının ilk iki yılında, yılda ortalama 3 veya 4 ishal atağı geçirir. Ayrıca üstüste gelen bu ishaller hem beslenme bozukluğu hemde büyüme ve gelişme sürecindeki aksamanın da en önemli nedenlerindendir.

 

İshalli çocuğun kakası miktarca fazla, sulu ve şekilsizdir. Sayısı da fazla olabilir. çoğu zaman kötü kokulu ve sümüksüdür. Rengi açık yeşil ve su gibi olabilir.

 

İshal çoğunlukla kusma ile birlikte olduğundan çocuk kısa zamanda vücut suyunun önemli bir kısmını ve tuz kaybeder. Bu durum ölüm nedeni olabilir.

 

İshalli bebek eğer anne sütü ile besleniyorsa anne sütünü kesmemeli ve hatta daha sık anne sütü ile beslemeliyiz. Veya bebeklerde beslenmeyi hiç kesmeden devam etmeyi sağlamalıyız. Bunun yanında bebeğe fazladan sıvı verilmesi gerekir.

 

 

Resim 5. İshalden bebek neden ölür?

 

Bu sıvılar ne tür sıvılar olabilir?

 

Kaynatılmış, soğutulmuş içme suyu olabilir.

Çorba olabilir.

Ayran olabilir

Açık çay, ıhlamur olabilir.

 

Yani günlük sıvı alımını artırmak ve normal beslenmeye devam etmek gerekir.

 

İshali çabuk geçer veya barsakları dinlendirmek gibi inançlarla bebeği beslemez ve ağızdan sıvı alımını artırmazsak bebeğin ölüm riski artar.

 

Bir diğer durumda ishalli bir bebeğe kesinlikle ishal durdurucu ilaçlar verilmemesi gerekir. Çünkü ishal durdurucu ilaçlar vermek demek bebeğin ishale karşı korunma gücü olan barsak hareketlerini felç etmek demektir.Bebeğin barsakları çalışmaz hale geldiğinde o zaman barsağın içindeki mikroplar yayılır ve kana geçerek bebeğin ölümüne neden olur.

Onun için ishalli bebeğe kesinlikle ishal durdurucu ilaç verilmemelidir. Çünkü ishal kendi kendine düzelir.

 

Önemli olan ishal sırasında bebeğin kaybettiği su ve tuzun yerine konması ve bebeğin beslenmesini hiç bozmadan normal bir şekilde devam ettirilmesidir.

Resim 6. ishalli çocuklar bol bol sıvı almalıdır.

 

Bunun yanısıra çok şiddetli ishallerde bebek su kaybına uğramışsa bebeği mutlaka bir sağlık kuruluşuna götürmek gerekir. Sağlık kuruluşunun vereceği tuz-şeker paketlerinin 1 litre suda 1 paket eriterek mutlaka çocuklara içirilmesi gerekir. Böylece daha önceden kaybetmiş olduğu su-tuz yerine koyulmuş olur.

 

3)ZATÜRRE

 

Zatürre bir akciğer hastalığı olup o kadar süratle ilerler ki bebeği çok tehlikeli duruma sokabilir. Ve bebek oksijen alamama sonucu, oksijensizlikten dolayı ölür.

 

Bu nedenle ateşi ve öksürüğü olan çocuğun mutlaka sağlık kuruluşuna götürülmesi gerekir.

 

Zira ateş ve öksürüğü olan çocuğun zatürre olup olmadığını ebeveyn bilemez.

Resim 7. Antibiyotik kullanırken zamana ve ölçüsüne dikkat edilmelidir.

Ve sağlık kuruluşundan tavsiye edilen antibiyotikler hiç vakit geçirilmeden bebeğe verilmelidir.

 

4- BESLENMEYLE İLGİLİ HASTALIKLAR

 

Bu hastalıklar protein-enerji yetersizliği, iyot eksikliği, A vitamini eksikliği, D vitamini eksikliği v.b hastalıklardır.

 

Bu hastalıkların nedenleri ve önlemleri bu kitabın ilk dersinde açıklanmıştır.

 

BEBEĞİN HASTALANMAMASI İÇİN NELER YAPMAMIZ GEREKİR?

 

Bunların başında bebeğin yeterli ve dengeli beslenmesi gelir.

Sevgili anneler, annenin bebeğine verebileceği en büyük armağan anne sütüdür. Şöyle ki yeni doğan bir bebek kesintisiz olarak 4-6 ay sadece ve sadece anne sütüyle beslendiği takdirde bebek hem hastalıklardan korunmuş olur, hemde boyca gelişimi, kilo alımı ve beyin gelişimi çok daha iyi olur.